Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, sanayi faaliyetlerinin yoğun olduğu Tekirdağ’ın her geçen gün göç alan bir bölge olduğunu söyledi.
Kentte nüfus artışı, sanayi üretimi ve trafik yoğunluğu gibi faktörlerin hava kirliliğini artırdığına dikkati çeken Tecer, “Özellikle sanayi tesislerinden, araç trafiğinden ve kullanılan yakıtlardan kaynaklanan hava kirliliği oluşuyor. Hava kirliliği aslında bir çevresel problem olmakla birlikte doğrudan insan sağlığını da etkiliyor. Soluduğumuz havanın kalitesini de ortaya koyuyor ki bir insan günde ortalama 2-2,5 litre su tüketirken, yaklaşık 20 bin litre hava solumaktadır. Bu nedenle solunan havanın kalitesi, bireylerin sağlığını doğrudan belirleyen bir faktördür.” dedi.
Tecer, hava kirliliğinin rüzgar ve hava koşullarına bağlı olarak dağılabileceğini veya yoğunlaşarak daha etkili hale gelebildiğini dile getirdi.
Özellikle kış aylarında hava kirliliğinin arttığını vurgulayan Tecer, şöyle devam etti:
-Hava kirleticilerinin solunması özellikle yaşlılarda, astım hastaları, solunum yolu rahatsızlığı olan insanlar ve çocuklar için ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Yaşadığımız bölgedeki hava kalitesini mutlaka takip etmeliyiz.
-Hava kalitesinin düşük olduğu günlerde özellikle yaşlılar, çocuklar ve diğer hassas grupların dışarıdaki aktivitelerini sınırlandırmaları gerekiyor.
-O günlerde dışarı çıkmamaları gerekiyor ya da maskeyle aktivitelerini gerçekleştirmeleri gerekiyor. Hava kirliliğinin bir insan sağlığı problemi olduğunu içselleştirmek zorundayız
Tecer, fabrikaların yoğun üretim yaptığı saatlerde, trafiğin yoğun olduğu zamanlarda hava kirliliğinin en yüksek seviyeye çıktığını belirtti.
Hava kirliliğinin azaltılması için gerekli çalışmaların daha da hızlandırılması gerektiğini aktaran Tecer, alınabilecek tedbirlere ilişkin şunları söyledi:
“Hava kirliliğinin azaltılması için bireysel ve kurumsal düzeyde bazı önlemler alınmalıdır. Sanayi tesislerinde denetimler artırılmalı, kalitesiz yakıt kullanımının önüne geçilmeli, temiz enerjiye geçiş teşvik edilmelidir. Kent içinde trafik akışı daha verimli hale getirilmeli, yoğun trafik olan güzergahlarda yoğunluğun azaltılması gerekmektedir.
Vatandaşlarımızın da alacağı bireysel tedbirler önemli. Nasıl günlük aktivitelerde havanın durumunu takip ediyorsak, hava kalitesi de bizim takip etmemiz gereken, sağlımızın için önem vermemiz gereken bir husus. Bunu kendimiz, çocuklarımız hem de sorumlu olduğumuz insanlar için öncelik haline getirmemiz gerekiyor.”
